Dönüş Üzerine Yorumlar

Dönüş Üzerine Yorumlar

  1. “Varlığımız ve geleceğimiz için anavatana ihtiyacımız vardır, anavatanla diasporanın kopması demek diasporanın Çerkes kalmasının imkansız olması demektir, anavatanla etkileşimi ve bağımızı güçlendirmeliyiz.” Konusunda derhal propaganda ve çalışmalara girişmeliyiz. Bu propaganda ve çalışmalar anavatanla paslaşarak yapılmalı. Bunun için:
  2. Anavatanda ve diasporada geleceğimizin vatanda olduğuna inanan insanlardan hali hazırda yazan, çizen insanları düşüncelerini kitaplaştırıp okunmasını sağlama konusunda desteklemeli. Ayrıca anavatanda periyodik yayın yapan dergi ve gazetelerde bu insanların ön planda olması sağlanmalı. Bu aşama için finans lazımdır ve finansmanı mümkündür. Üretilenin tüketilmesi de finansman olarak geri dönecektir ayrıca.
  3. Bu insanlarımızın özellikle anavatanda ve mümkün olduğunca diasporada televizyon ve radyo gibi iletişim araçlarında ön plana çıkarılması gereklidir. Bu çevrelerde bu işi yürütecek bilinçli insanlar zaten mevcuttur. Bunları harekete geçirecek insanlar bu işi görev edinmeli. Bu aşama kişisel ilişkilerin etkin işletilmesiyle mümkündür.
  4. Derneklerimiz asıl misyon olarak anavatanla insanlarımızın etkileşim içinde olmasını misyon edilmeli ve anavatanla diasporanın gerçeklerle birbirini tanıması için faaliyetler düzenlemelidir. Ayrıca anavatanla en önemli bağımız olan dilin öğrenilmesi ve yazılı olarak kullanılması için eğitim çalışmalarına ağırlık vermelidir. Derneklerimiz somut kurumlarımızdır ve insanların dikkatini anavatana çevirmek için kullanılmalıdır. Bunu sağlamak için ise dernek yöneticilerinin öncelikli olarak anavatanla organik bağları teşvik etmelidir ancak anavatandakilerin bu insanları ağırlamak ve misafir etmeyi öne almalarının önlemek ve olaya bilinçli ve halkımızın geleceği açısından yaklaşmalarını sağlamalıdır.
  5. Dönüş kavramını söylem haline getirmek yerine “geleceğimiz için yüzümüzü ve enerjimizi vatana çevirmeliyiz” söylemi öne çıkarılmalıdır. Dönüş en nihai söylemdir ve belirli bir bilinç aşamasından sonra gelecektir. İnsanlarımız pratikte hiç tanımadıkları vatanlarına bu şekliyle dönüş yapmayacaklardır. İnsanlarımızın hedefe yürütülmesi değil hedefe hazırlanması aşamasındayız. Bu aşama başarıyla sonuçlandığında ancak “dönüş” fikri somut gerekçelerle savunulabilir ve uygulanmaya başlanabilir.

19.03.2015

Marğuş Vezir

22:39

ÖNCELİK

ÖNCELİK
Önceliğimiz nedir bizim? Bilinçlenme ve halkımızın bilinçle toplu reflekslerine öncülük etmek mi? Ya da türlü konularda öne çıkıp halkımız adına pek çok konuya el atarak halkımız adına refleksler geliştirmek ve onu halkımıza mal etmeye çalışmak mı?
Çerkes toplumunda en çok görülen davranış Çerkeslik davası için ortaya çıkanların hep(ya da yüksek oranda) Çerkes halkı için en iyiyi hep kendinizin bildiğini iddia etmek ve bu iddiayı hem halka mal etmemek hem de vatan şartlarında ne şekilde bir yansımasının olacağını hesap etmeden iddianız için mücadele etmektir. Bu ise kısır bir mücadeleye yol açmakta vatandan ise bu tür mücadeleleri nötrleştirme teşebbüslerine yol açmaktadır.
Diasporadan yüksek perdeden seslendirilen ve mevcut şartlarda hayat bulması olanaksız olan sesler vatanı tahakküm altında tutan yönetimleri mevcut durumu korumaya zorlamakta sözde Çerkes toplumunun geleceği için mücadele eden kurumların dişe dokunur uygulamalarda bulunamayan kurumlar olarak devam etmesine yol açmaktadır.
Halka mal edilmeyen ve halkın kendisinin mücadele etmediği bir konuda o halk o mücadeleyi kazanamaz. Halkımız iki parçalı olduğuna göre -vatan ve diaspora olarak- mücadelemizin hem diaspora hem de vatanda sahiplenilmesi lazımdır. Birbirini tanımayan vatan ve diasporanın mevcut şartlarda aynı mücadeleyi sürdürmeleri olanak dahilinde değildir. En büyük sorunumuz gelecek için ne istediğimiz sorunudur. Vatan ve diaspora ortak olarak neyi hedeflemektedir bu konuda hemfikir olmalıyız. Ayrıca meselenin karşı tarafı olan Rusların da hesaba katıldığı bir zemin yaratılmalıdır.
Global gelişmeler Rusya’nın güneyi ile ilgili büyük hesaplar olduğunu göstermektedir. Ortak hedefi olmayan parçalanmış halimiz bizi bu hesapların en büyük malzemesi yapmaktadır. Kervan yolda dizilir misali kendi amacımız net olmadan malzemesi olacağımız bu yürüyüş bizi sadece bir felakete götürecektir. Rus yönetimi bu yürüyüşü şiddetle baskılamak yoluna gidecektir.
Ruslar elbette ki bizimle masaya oturmak zorundadırlar. Bunu kendi ülkelerini güvene almak için yapacaklardır. Sorun bizim bir yönümüzün olmaması ve net yaklaşımlar geliştirmememizdir. Ruslarla bizi masaya oturtacak tek şey ise bizim emperyal güçlere malzeme olmamayı içselleştirdiğimizden emin olmaları ve bize yapılan tarihi haksızlıkları kabul edip vatanımızı bize yeniden ulaşılabilir kılmalarıdır. Bu ise barış ve karşılıklı güvenle sağlanacak bir durumdur. Eski düşmanlıkları beslemek ve büyütmek hem bizi daha çok üçüncü güçlerin kucağına itecek hem de Rusya’yı gelecekte güvenlik açısından oldukça olumsuz bir duruma sokacaktır.
Vatanın barış ve istikrar içinde ekonomik olarak ayağa kalkması ve diasporanın nüfus, tecrübe olarak vatana katkı sağlaması oluşacak karşılıklı güven zemininin ilk adımıdır. Öncelikli hedefin diasporada kültürel olarak ayakta kalmanın yollarını sağlamak ve vatanın diasporanın insan ve ekonomik gücüyle vatana eklemlenmesini sağlamak olmalıdır. Meselenin karşı tarafı olan Ruslarda tehdit algısı oluşturmak yerine vatana fiili olarak sahip olunmalıdır. Vatana felsefe transferi ve dini düşünce transferi yerine nitelikli ve durumun farkında olan insanların transferi sağlanmalıdır. Yeri ve zamanı geldiğinde ise barış içinde vatanın ileriye taşınması için gerekli mücadele ve şartlar vatan eksenli olarak yaratılmalıdır.
Sonuç olarak diasporada öncelikli olarak ne olduğumuz ve nereye varmamız konusunda barış temelli olarak halkımızda bilinç uyandırmalıyız. Radikalizmi ve fiili çatışmaları yaratacak düşünce ve sloganlardan vazgeçmeliyiz. Vatanla ilişkilerimizi hep sıcak tutmalıyız. Birbirimizle ilgili soru işaretlerini yok etmeliyiz. Parçalarımızı vatanda yeniden bir araya getirmek için çabalamalıyız. Vatansız ve vatana rağmen bir yerlere varamayacağımızı kabul etmeliyiz.
Marğuş Vezir
21.06.2015
01:49

Аращ Тıэ

Аращ Тıэ
ТхьэмыщкIэ защIэ зытщIижащ мы хэхэсым щыIэ Адыгэхэр дэ ди IэкIэ. Дигури дылэжьри зытемкIуэдэн хуейм тедгъэкIадэри абыи мыбыи дыщымыщыу дыкъэнажащ. Дигур зыдэдгъэзэн хуейм зэрыдмыгъэзам папщIэ Iуэху мыхъумыщIэхэм яужь диувэри дэ диIэкIэ ди сабийхэм ябзэри якъэкIуэнури яIэщIэтхащ. Нобэм ди Адыгагъэр Адыгэ Фащэрэ пыIэкIэрэ сурэт зытыредгъэхыу ар Фейсбук хуэдэ гупхэм щызугуэшыу ауэ адыгагъэр пэжкIэ зыФIэмIуэху зыгуэрэ дызэхэхъухьащ.
Ди лъэпкъым и къэкIуэным щхьэ лажьэу щыт ди цIыху мащIэм зыщIэзмыгъакъуэ, псэлъэнрэ зыкъэгъэлъэгъуэнрэ нэхъ зыри зимIуэху зыгуэрэу дызэкIуэкIащ. ИкIи щхьэ гъэбэтэн нэхъ димIуэхуу лъэпкъ Iуэхур зэрыдгъэкIуэтэн Iуэхур тщыгъупщащ. Дызыхэс лъэпкъхэм яхуэтщIэ Iуэхум къел зэманхэм загъэурэ дызэрадыгэр дигу къэдгъэкIащ. Хэкур дыздэщысым дыщысыу куэдрэ мамыр дыщIащ. Хэкум накIуэ дизныкъуэри лъэпкъ димыIуэхуу хэкурысхэм ятеттхъуащ. Хэкум нахъри ди цIыхухэм ягухэр къыпыттхъащ.
Урысхэм дарибийуэ жытIэурэ дзэшхуэхэр зэдгъэпэщри урысхэр зэтеткъутэурэ хэкур щхьэхуит ФхуэтщIащ. ДипщIэнтIэпс щынэсын щыхуейм дей лъэпкъ IуэхумкIэ дипхэмкIэ дыкъикIуэтижащ. Дызыхэсхэм Фıыуэ зыкъадгъалъагъун щхьэ жыIащIэрэ жыIэдаIуэрэ дызэхэхъухьащ. IисламымкIэ, ди гупщысэ гъэщIэгъуэнхэмкIэ куэдрэ хэкур къыФхуедгъэлащ. УнаФэрэ псалъэкIэ куэдрэ батэ дыгъашащ. ПцIы нэхъ димыIуэхуу Фıыуэ дыупсри ари ди лъэпкъым ипщэдейм кIуэцIытсащ. Мис мыращ дызытетыр ди нэхъыбэр.
Пэжыр хьэФиз хъуа ди хэхэсым инэм щIэсэн хуейщ. Джэгурэ нэ къыраху зэржаIэм хуэдэу мыбы Iэгурэ-джэгурэ нэхъ димыIуэхуу динэр диIэкIэ къитхуижащ. Лъэпкъ IуэхумкIэ нэФ хьэФизрэ, дэгурэ дызэхэхъухьащ. Дызхуэубзэжыурэ адыгагъэр бзыуэ дыIэщIэлъэтыкIри ежьэжащ. IэФI зыхэмылъ шыпсым хуэдэу дызыхэсым дахэшыпшыхьащ.
Ауэ мащIэми дыхэтщ. Зигурэ зипсэрэ хэкумкIэ нэгъэза цIыхухэри. Нобэ къэру къыдэзытри, дигур къэзгъэгуФIэри мис ахэращ. Ахэр зыхуэпэбгъам хущIэгъэхьэнращ сэр хуэдэхэм я гугъэ къудейри. УицIэр Адыгэ къудейкIэ Адыэм ипщэдейм щхьэ зыри умыщIэмэ абы къикI щыIэкъым. Лъэпкъхэм зыри дымгъэбийуэ ди Iуэху деплъижын хуейщ. Дыгъуасэм къытщыщIар икIи зыщыдгъэгъупщэнукъым икIийи ди нобэмрэ дипщэдеймрэ дыхуэлэжьэнущ. Лъэпкъыу лъэщ зытщIижынумэ ди дуней еплъыкIэхэр хэтедгъэхуэнурэ ар зыдэдIэтынущ.
Хэкурысхэм благъэкIахэр зымыщIэу къавэ къэпщтхэм Iуэху худиIэкъым. Хэкум зы Iэбжьыб нэхъ къимына ди цIыхухэм яхузФIэкIам из хьэдзэ зыхузФIэмыкIыу хэкум акъыл езытхэм псэлъэнуи напэ яIэкъым. Хэт хэхэсыу ипщIэнтIэпс хэкум щхьэ иригъэжэхми а къудейхэращ щIыхь зыхуыдиIэри. Хэкур хэт иIыгъми хэкум хэт щызэрыIыгъын игугъэми а къудейхэращ къытхуэнэжар.
Мыбы нобэрей ди хьэлымкIэ икIи адыгэи дыхъуижыФынкъым икIи хэкуми дыщхьэпэнкъым. Е дищхьэ акъыл къыригъэхьэныу мыхъумыщIэм дыхуэзэнущ е гурыIэIуапхъэр ягурыдгъэIуэнурэ дакIэрыкIижынущ. Ди гъусэ зызыщIхэм дадэгъуэгурыкIуэнущ. Ауэ гугъэри дыIэщIэкIыпакъым.
Маргъущ Везир
18.06.15
23:48

YALNIZLAR ADINA

YALNIZLAR ADINA
Eğer Türkiyede Çerkeslik için zamanınızı ve enerjinizi harcıyorsanız yalnız bırakılmayı göze alacaksınız.
Gece gündüz uğraşacaksınız, halkınızda bir bilinç ve farkındalık uyandırmak için. Ama nafile… Ortada Çerkesim diye dolaşan ve tek kaygısı kendilerini parlatmak olan Çerkesimsiler arasında çaresizce didineceksiniz. Çerkesimsiler kalpaklarıyla ve çerkeskalarıyla poz verip onları sosyal medyada paylaşırken siz kanınızı ve canınızı katarak ortaya koyduğunuz hiçbir şeyi halkınıza mal edemeyeceksiniz. Ortada Çerkeslik diye dolanan, istediği zaman anavatana gidip gelen ve gezdiği yerleri gözümüze soka soka paylaşan ancak Çerkesliği ileriye götürecek çalışmalar yapan insanlarımızı hep gözardı eden şahıslar acıtacak canınızı.
Yeterince paranız olmadığı için çalışmalarınız ve düşünceleriniz çıkmaza girecek, bocalayacaksınız. Çocuklarınızdan ve eşinizden çalarak halkınıza ayırdığınız zamanınızın kıymeti hiçbir zaman karşılık bulmayacak. Siz vatan diye diye haykırıp gerçekten uğraşırken vatansever görünen ama vatanına hiçbir faydası olmayan insanların vatana ne kadar çabuk ulaşabildiklerine ve vatanı nasıl magazinleştirdiklerine şahit olacaksınız.
Yazıklar olsun. İçinden geldiği halkın acılarını ve değerlerini metaya dönüştüren ve sadece egosunu parlatmak için kullanan egoları yüksek Çerkesimsilere. Mücadelemiz, uğruna yüzbinlerce canın yittiği bir dava için olmalıyken ya bulunduğumuz sistemlere eklemlenme çabasındayız ya da aç egolarımızı doyurma peşindeyiz. Ve o kadar zavallıyız ki bulunduğumuz toplumda sadece bize verilen rolleri oynamaktayız. Asla kendi rolümüzü yazıp oynayamıyoruz. Kimimiz dış odakların sonuna kadar kullandıkları Rusyaya soykırımı tanımaya zorlayan akımlar peşindeyiz, kimimiz kendimizi Türk ırkının yılmaz savunucusu yaptık, kimimiz kimi İslami grupların en ateşli neferleriyiz, kimimiz mevcut sistemin kararlı bekçileriyiz, kimimiz en ateşli Kemalistleriz….
Bir tek, kendimiz olamıyoruz. Her yıl soykırımı anma gününde saman alevi gibi parlayıp sönüyoruz. Muhteşem dans gösterileriyle avunuyoruz. Hepimiz elimizden yitip gidenleri sadece seyrediyoruz ve utanmadan ya anavatan maceralarımızla hava atıyoruz, ya elimize bir kama ve kalpak alıp poz veriyoruz, ya anadilimizde okuma yazma bilen bir azınlık anadilde üç beş şiir yazarak kendimizi parlatıyoruz, ya sloganlarla halkımızı uyandırıyoruz (!), ya da sözde gerçeklerimizi birbirimizin gözüne sokuyoruz. Ancak halkımız için hiçbir şey yapmıyoruz.
Halk ya da anlamsız kalabalık olmanın yol ayırımındayız. Kararımızı vereceğiz. Ya bu şekilde devam edip anlamsızca yok olacağız ya da herkes işlediği günahın farkına varıp tövbesini edip halkının davasına dönecek.
Ve ey halkım; ya bizler ve halkı için çalışanlarla kucaklaşıp halkımıza gelecek yaratacaksınız ya da karanlıkla kucaklaşmaya devam edip bulunduğumuz bu bataklığa çocuklarımızın geleceğini gömeceğiz.
Marğuş Vezir
18.06.15
17:46

TRUVA ATLARIMIZ YA DA GÜNCEL DEYİMLE PARALELLERİMİZ

TRUVA ATLARIMIZ YA DA GÜNCEL DEYİMLE PARALELLERİMİZ

Yazının başlığına aldanıp şu an Türkiye gündeminde olan paralel tartışmalarından bahsedeceğimi sanmayın. Konumuz, Çerkes toplumu içinde yuvalanan ve bizim kanımızı taşıyan ancak amaçları Çerkes toplumunun geleceğine hizmet etmekten ziyade hem kendilerini parlatmak hem de Çerkes halkının malzeme edilerek gizli amaçlarına hizmet ettirmek gayesinde olan odaklara hizmet eden Çerkesimsilerdir.

Toplumumuzun meselelerine toplumumuzun yeterince sahip çıkmadığı ve sorunları konusunda bilinçli olmadığı ve toplumsal refleks gösteremediği aşikardır. Ortada kalan ve çözülmemiş olan sorunlarımız kullanılmaya müsaittir ve toplumumuz adına davranıldığı görüntüsü yaratılarak meselelerimizin sömürülmesi oldukça kolaydır. Eklemlendiğimiz Türkiye toplumunda her eklemlendiğimiz yapıda kendi rengimizi koruyamadığımız için ortak bir tavrımız ve refleksimiz gelişememiştir. Kemalist, Türk milliyetçisi, devrimci, radikal dinci gibi her yapıda bu gibi hareketleri içselleştirdiğimiz için bu gibi hareketler meselelerimizin çözümünde bize fayda sağlamamaktadır.

Meselelerimizin çözümüne direkt olarak hizmet edecekleri iddiasıyla özellikle son zamanlarda ortaya çıkan hareket ve yapılanmalar ise iddialarının aksine derin ve global yapılanmalara hizmet etmektedirler. Düşünün ki siyasal bir hareket sizin adınıza doğduğunu iddia ediyor ve toplumunuzla organik bir ilgileri yok. Uyarılara rağmen adına çalışacaklarını beyan ettikleri topluma kendilerini tanıtma gereği dahi duymuyorlar. Ayrıca oldukça ağır olan anadil sorununu çözmek iddiasıyla ortaya çıkan bir grup tüm geçmişi yok sayıp, bütün bilimsel uyarıları hiçe sayıp gözümüzün içine baka baka pişkinlikle yeni, uyduruk bir alfabeyle ortaya çıkabilmekte ve ötesine geçerek bunu resmi hale getirtebilmekteler. Daha düne kadar hiçbir vatan kaygısı taşımadıklarını açıkça beyan eden kimi şahıslar, anavatandan şarkıcılar davet edip geleceklerinin önünü açıp parlementer olabilmek için çabalamaktadırlar.

Yıllardır hep şikayet etmemize rağmen işleyişi ve amaçları şeffaf olan ancak amaçlarını gerçekleştirme konusunda toplumumuzun sahiplenemediği kurumlarımıza paralel ve “Çerkes” adını kullanan derneklerimiz mevcuttur. Bakıyorsunuz bol para ile gerçekleştirilen faaliyetlere kolayca finansman sağlamaktalar. Anavatan meselesini Rus konsolosluğu önünde Rus düşmanlığı yaparak toplumumuzun içinde hem düşmanlığı yaratıp besleyerek hem de besledikleri öfkenin gazını alarak çözmüş görünmektedir bu grup.

Buna “Çerkesya Yurtseverleri” adlı vatansever grubun önce internet sitesini daleverelerle ele geçiren ve haketmedikleri halde “yurtsever” adını kullanarak gerçek “Çerkesya Yurtseverleri” anavatandayken algı yanılsaması yaratmak ve gerçek vatansever grubun yerinde ve zamanında gerçekleşen faaliyetlerini algı karmaşası yaratarak etkisizleştirmeye çalışan sanal “yurtseverler” de dahildir. Bu grup, internet sayfalarında düzenli olarak bilgi kirliliği ve kavram kargaşası yaratmaktadır.

Bunlara kendisini haber ajansı olarak lanse eden ve tüm yukarıdaki hareketleri destekleyen ve gözümüzün önündeki olayları hiç çekinmeden çarpıtan yapılanmayı da ekleyebiliriz.

Yukarıda örneklerini verdiğimiz yapılanmalar toplumun dinamiklerinin sonucunda doğan hareketler değillerdir. Bu hareketler uyuyan bir toplumda toplum mühendislerinin o topluma biçtikleri rolleri yaratmak ve o toplumu kullanmak isteyen hareketlerdir. Gürcistanın Çerkes soykırımını tanıması, Litvanya ve Estonya’ya yapılan soykırımın tanınması başvuruları, Ukrayna meselesi, Saakaşvili figürü, Abhazya’nın bir türlü tanınmaması, “Şeyh Şamilin torunları” imgesi, truva atlarımızın(paralellerimizin) faaliyetleri, “Çerkes Ethem’e iade-i itibar” çalışmaları, vatanla bağlantılı her türlü etkileşimlerin sabote edilme girişimleri, vatandakilerin Ruslaştıkları propagandası, Çerkesliğin merkezinin Türkiye olacağı yanıltmacası, dili ve kültürü olumlu etkileyecek ve bunlara soluk aldıracak anadilde televizyon meselesinin geçiştirilmesi gibi başlıkların hepsi üst üste konduğunda hep aynı amacı hedefledikleri gün gibi ortaya çıkmaktadır.

Vatanını kaybeden ve amaçsız bir duruma düşürülen bir halk olan Çerkes toplumu batılı güçlerin kadim düşman Ruslara karşı devşirip kullanacakları güzel bir malzemeden ibarettir. Çerkes toplumunun kıvama getirilmesine az bir zaman kalmıştır. Asimile olan ve vatan bilinci yerine oturmamış bunun yerine hayallerle çizilen sanal ve kutsal vatan düşüyle dolu Çerkeslerden yaratılacak yeri ve zamanı geldiğinde kadim düşmanlarının başına bela edilecek teröristlerin altyapı hazırlıkları çoktan yapılmış ve uygulama safhasına geçilmiştir. Çeyrek asır sonra iyice asimile edilmiş ve Rus düşmanlığıyla doldurulmuş Çerkeslerin ancak silah ve güçle kazanacaklarına inandırıldıkları düşlerdeki vatanları için o zamana kadar hazır edilecek “Çerkes sever” devletler üs edilecek ve fiiliyata geçilecektir. Rusyanın tüm batısı kanlı bir barikatla Çerkesler sayesinde batıya kapatılacaktır. Çerkesler belki bir yüzyıl daha batının kafasını rahatlatan piyon olarak işlevselleştirileceklerdir.

Çerkesler Çarlık Rusyası döneminde etnik temizliğe/soykırıma ve savaşın kaybedilmesiyle de sürgüne maruz bırakılmışlardır. Soykırım ve sürgünün tek sorumlusu elbette ki Ruslar değildir. Çerkesyada savaşı sürekli diri tutan İngilizler, dini propagandalarla Rus düşmanlığını körükleyen ve yine savaşı diri tutan Osmanlılar ve yerelde kullanılan Şamil imgesi, Rus Çarlığının emperyalizm hastalığı birleşerek Çerkes soykırım ve sürgününe sebep olmuşlardır. Bugün bu işin tek sorumlusu sadece Ruslardır diyerek düşmanlığı körükleyenler acaba çok mu Çerkesler? Ya da başkaca amaçları mı var?

Geçmişi iyi okumak zorundayız. Yeni kanlı emellere alet edilmeye razı olmak yerine bulunduğumuz yeri iyi okuyup olması gereken refleksleri geliştirmeliyiz. Global oyuncaklar olmak yerine enerjimizi ve imkanlarımızı vatanımız ve geleceğimiz için kullanmalıyız. Bize süslü vaadlerde bulunan truva atlarını içimizden temizlemeli ve bedenimizi ele geçirmelerine izin vermemeliyiz.

04.06.15

Marğuş Vezir

23:19