ÇERKES MİLLETİ ÖZGÜNLÜĞÜNE YENİDEN HAYAT VERMELİ

...

ÇERKES MİLLETİ ÖZGÜNLÜĞÜNE YENİDEN HAYAT VERMELİ

“Filistin’de yeşermiş özgürlük mücadelesini manipüle ederek insanları radikalize edenler, IŞİD vb örgütlerin mühendisi olan beyinlerdir. Yaşamadan ölmeye hazır kitleler bu beyinlerce öldürmeye ve ellerindekileri almaya müsait hale getirilmiştir. Özgürlük mücadelesi istenilen boyuta devşirilmiştir… Gözlemlerim ve iç sesim böyle diyor. Filistin halkı yeniden bu gerçekle kendini inşa etmelidir. Ülke ancak o zaman geleceğe bakabilir ve yaşayabilir.” Demiştim, meseleyi bizim açımızdan değerlendireceğim.

Binyıllarca kendi topraklarında büyük insan kayıplarına rağmen toprağına tutunabilmiş bir millettir Çerkes(Adıge) Milleti. Çerkes Milleti, binyıllarca özgün yapısıyla saldırılara karşı koyup kendisini savunmuştur. Çerkesyada pek çok din ve düşünce tarzı olmasına rağmen her inanışı tolere eden özgün yapıdan dolayı her seferinde dışarıya karşı verilen mücadele kazanılmıştır.

Çerkeslerin ilk kez özgürlük mücadelesinden yenik çıktığı 19. Yüzyıla baktığımızda geleneksel mücadele yönteminin pek çok açıdan bilinçli olarak aşındırıldığını ve dünya güçlerinin her türlü yöntemi kullanarak bunu gerçekleştirdiklerini görürüz. Osmanlılar, İngilizler hem doğrudan hem de dolaylı olarak Rusları oyalamak adına Çerkeslerin özgürlük mücadelesini deforme etmişler böylece Çerkes halkının geleneksel özgün yapısını işlevsiz hale getirmişlerdir. Mücadelenin özü özgürlük iken bilinçsiz ve de neye hizmet ettiğini verenlerin kendilerinin dahi anlamadıkları bir boyuta evrilmiştir. Şamil, Muhammed Emin gibi figürler bir tarafın çıkarına hizmet ettirilirken mutlak özgürlükçülerin kini ve öfkesi başka bir tarafın çıkarları için beslenmiştir. Herkes Çerkes Milletinden alacaklarını aldıktan sonra ise Çerkes Milleti sahipsiz yığınlara dönüştürüldüğü ve kendi adına mücadele edebilecek geleneksel bağlarından koparıldığı için toplu felakete uğramıştır.

Çerkesya en az 2 milyonluk insanını savaşı kaybederek sürgüne ve ölüme kurban vermiştir. Geri adım atmayan ve onuru için ölüme korkmadan giden bu insanlar eğer geleneksel yapılarını koruyor olsalardı daha uzun yıllar mücadele edecek güce sahip olacaklardı ve özgürlük mücadelesi de kaybedilmeyecekti. Kaybettiğimiz gün özgünlüğümüzün elimizden alınmaya başlandığı gün olmuştur.

İthal düşünceler bir halkı kurtaramaz ve geleceğe taşıyamaz. Bir halkı binyıllar boyunca alın teriyle yarattığı özgün yapısı geleceğe taşır. Bir halk kendisine ait olmayan yöntemlerle bir mücadeleyi kazanamaz. Çerkesler önce özgün düşünüş tarzlarına yeniden hayat vermelidir. Bundan geri adım atmadıklarında ellerinden kayıp gideni anlayacaklar ve yollarını binyılların tecrübesiyle yeniden şekillendirerek mücadeleyi kazanacaklardır.

 

Marğuş Vezir

10.06.18

22:53

 

Bir cevap yazın